Magnificent Mile, Chicago

20130322-1813-IMG-414

Zaman zaman The Mag Mile olarak anılan The Magnificent Mile, Michigan Avenue’nun en prestijli bölümünün ismidir. Michigan Avenue, kuzeyden Chicago Nehrinden başlayarak Oak Street’a kadar devam eden oldukça uzun bir caddedir. Bölge Chicago’nun şehir merkezine bitişik, gece hayatının en yoğun olduğu Rush Caddesi’ne ise bir blok uzaklıktadır.

20130321-2319-IMG-403

The Magnificient Mile ismi bölgeye, 1940’larda emlakçı olarak bu bölgede görev yapan Arthur Rubloff tarafından  verilmiş. Zaman içerisinde büyüyen bölgede restaurantlar, müzeler, oteller, alışveriş merkezleri ve ünlü mağazaların butikler yerlerini almış. Bugün sayısal olarak bölgede 460 butik, 275 restaurants ve 51 otel bulunuyor. Chicago’nun sadece bu bölgesini yılda 22 milyon kişi ziyaret ediyor. National Geographic dergisi, diğer bir çok dergi gibi; Magnificient Mile’ı, Amerika’da mutlaka alışveriş yapılması gereken ilk 10 bölgeden biri olarak belirlemiş ki, bölgede yer alan; Cartier, Prada, Escada, Chanel, Vera Vang, Yves Saint Laurent vb.. gibi yüzlerce bilinen ünlü marka var.

20130321-2109-IMG-395

Bu bölge, aynı zamanda Amerika’nın en yüksek binalarına da ev sahipliği yapıyor. John Hancock Center ve Trump International Hotel and Tower görülmeye değer binalar. John Hancok binası şehrin tepeden görülmesi ve fotoğraflanması için mükemmel bir yer. Tripadvisor’un bir numarası. Binanın içinde yer alan cafede (Lavazza Espression Cafe) ise gündüz ya da gece mutlaka birkaç saatinizi geçirmenizi öneririm, gündüz olduğu kadar gece de Chicago’nun ışıklarını tepeden seyretmek inanılmaz bir his veriyor insana. Alacağınız bir günlük Night&Day pass ile değişik saatlerde binayı ziyaret edebilirsiniz. Eğer seviyorsanız Hancock Binasının altında çok büyük bir Cheesecake Factory’de var.

The Magnificient Mile’da yer alan diğer bilinen yüksek binalar ise; Wringley, Tribune Tower, Chicago Water Tower ve Allerton Oteli.

Her mevsim Chicago’ya gidebilme şansınız var ise çok şanslısınız çünkü her sezon Magnificent Mile’da yeni bir konsept ile karşılaşabilirsiniz. Örneğin Nisan-Mayıs ayında her tarafı kaplayan laleler sizi karşılarken, yaz döneminde bahçe festivalleri ile karşılaşabilirsiniz ya da belki de bir sanat haftasına denk düşebilirsiniz.

Her yıl geleneksel olarak cadde üzerindeki ağaçların tek tek ışıklandırılması bile bir festivale dönüştürülmüş durumda. Bu yıl 23.sü düzenlenecek olan Magnificent Mile Lights Festival yine birçok ünlüyü Chicago’da ağırlayacak.

Eğer gezilerinizde bir sanat müzesini illa geziyorum diyorsanız Michigan Avenue Hancock Center’ın bir arka sokağında Comtemporary Art Museum (220 East Chicago Avenue) var. Mutlaka gezmenizi öneririm. Ben özellikle farklı malzemeler kullanarak çalışan Salvatore Scarpitta ve Lee Bontecou’nun eserlerine bayıldım. Bakalım siz gittiğinizde sizi hangi ressamlar karşılayacak… Bu arada binanın önünde neon ışıklar ile tasarlanmış ve kendi ekseni etrafında dönen ‘MOTHERS’ yazısının mimarı, Martin Creed. Neden bir müzenin önüne bu yazı konmuş diye merak ederseniz ki ben ettim, Martin Creed’in ‘annelerin hem dünyanın en önemli insanları olduğu hem de annelerin bizlerden her zaman daha büyük olması gerektiğine’ inandığı için bu devasa yazıyı hazırladığı biliniyor. Müzenin ilk giriş katında yazının yapılışı ile de ilgili bir video var, merak ederseniz seyredebilirsiniz.

20130321-2319-IMG-405 20130322-2345-IMG-420

Bütün modern binaların arasında Michigan Avenue üzerinde sizi etkileyeceğini düşündüğüm bölgenin en eski yapısı; Old Water Tower var. Kule 1869 tarihinde bir kale suru görünümünde yapılmış. 1872 Chicago yangınından kurtulan ender yapılardan birisi olmuş. 1906, 1918 ve 1948’de hep yıkılma tehdidi altında kalmış ama bir şekilde korunma altına alınmış. İyi ki de alınmış çünkü bölgenin simgelerinden biri olması gereken bir yapı bana göre.

Diğer bir özel yapı da; Michigan Avenue Köprüsü, Daniel Burnham’ın 1909 daki planına bağlı kalınarak 1920 yılında inşa edilmiştir. İki yandan kalkan kolları ile nehir üzerinde çok güzel görüntüler oluşturan bir köprüdür. İlkbahar ve Sonbaharda haftada ikişer kez açılmaktadır. Zamanının en önemli şahaserlerinden sayılan köprü hala birçok kişiyi tekniği ve güzelliği ile etkilemektedir. Köprüde bulunan oyma heykeller ise Chicago’nun fotoğraflanacak en önemli noktalarından biri.

Fotoğraflar: Banu Demir, Göksel Demir

Bu yazı Yurtdışı içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın